Doğada bitkin ve yaralı halde bulunarak AKÜREM'e getirilen Mısır akbabası, yaklaşık 4 ay süren tedavisinin ardından Sandıklı ve Kızılören ilçe sınırları arasındaki Akdağ eteklerinde doğaya salındı. AKÜREM Müdürü Doç. Dr. Emine Hesna Kandır, bu türün Türkiye'nin en küçük akbaba türlerinden birisi olduğunu belirtti. Mısır akbabasının Türkiye’de kendisini gösteren 4 akbaba türünden biri olduğunu dile getiren Doç. Dr. Kandır, "Nisan ayında merkezimize yavruluktan henüz çıkmış şekilde oldukça genç olarak geldi. Rengi daha koyuydu. Bitkinlikle geldi ve birkaç yerinde de kırıklar vardı. Nisan ayından bu yana kendisinin bakım ve tedavilerini tamamladık. Artık daha erişkin hale geldi. Doğaya dönmeye hazır. Mısır akbabaları nisan ayında ülkemize gelir, ağustos ve eylül ayları içerisinde de kışlamak için Afrika'ya geri dönerler. Ülkemizin bazı bölgelerinde üreme alanları mevcuttur. Üremek için ülkemize gelirler. Kuş gözlemcileri tarafından bu bölgede bu tür akbabaların göründüğü bilgisini aldık ve kendisini bu alana bırakacağız" dedi.
'AKBABALARIN BESLENMESİ ZEHİRLENMELERDEKİ EN ÖNEMLİ FAKTÖR'
Mısır akbabasının tehditlerinden bahseden AKÜREM Müdürü Doç. Dr. Emine Hesna Kandır, akbabaların tehditlerinin oldukça fazla olduğunu söyleyerek, "Özellikle akbabaların zehirlenmesi çok görülüyor. Habitat kayıpları, besin zincirinin bozulması ve çiftlik hayvanlarının diklofenak içeren ilaçlar ile tedavi sonrası ölüm süreciyle birlikte doğaya atılması ve bu leşlerle akbabaların beslenmesi zehirlenmelerdeki en önemli faktör. Bunun yanında elektrik direkleri, ateşli silah yaralanmaları ve bazen de rüzgar tribünleri bu canlılar için tehdit unsuru olarak karşımıza çıkıyor. Bu canlı şu anda koruma altında olan bir tür, bu nedenle tek bir bireyinin bile doğaya kazandırılması önem taşıyor" diye konuştu.
Ali Fuat GÜÇLÜER/AFYONKARAHİSAR, (DHA)
TÜRKİYE
Sayfa başına git
