Gün Haber

Kaymakam: Ucubeyi yıkmadı, sorumlu belediye başkanıdır

Antalya’nın Kumluca İlçesi’ne bağlı Adrasan Belediye Başkanı AKP’li Yalçın Akkulak hakkında, imar planını kötüye kullanmak, kumsala asfalt dökmek, buradaki inşaatların yapımına göz yummak suçlamasıyla soruşturma açılması kararlaştırıldı.
ABONE OL
Abone Ol
Kaymakam: Ucubeyi yıkmadı, sorumlu belediye başkanıdır
Haberler / Siyaset
3 Ağustos 2011 Çarşamba 12:05
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Kumluca Kaymakamı Salih Işık’ın imzasını taşıyan 18 Temmuz 2011 tarihli karar İlçe İdare Kurulu’na gönderildi. Kararda şöyle denildi:
 
“İddia konusu ile ilgili olarak, 4483 sayılı yasanın 5. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme neticesinde; Adrasan Belediye Başkanı Dr. Yalçın Akkulak’ın belediye başkanlığı süresi içerisinde kıyı kanunu ihlallerinin yapıldığı, Kumluca Kaymakamlığı’nın kıyı kenar çizgisini ihlal eden yapılan yıkılmasıyla ilgili uyarılarına belediyesince gereken önemin gösterilmediği, tarafımıza sunulan belgelerden, diğer belediye görevlilerinin bazı yıkımlarda görev aldığı, dolayısıyla sorumluluğun belediye başkanında olduğu anlaşıldığından, Adrasan Belediye Başkanı Dr. Yalçın Akkulak hakkında 4483 sayıl kanunun 6. maddesi uyarınca SORUŞTURMA İZNİ VERİLMESİNE karar verildi”
 
 İŞTE 8 NİSAN 2011 TARİHLİ O HABERİMİZ
 
Antalya’nın Kumluca ilçesine bağlı turistik Adrasan beldesinde kaçak yapılarla ilgili uygulamalar büyük tepki topluyor. Kaçak yapılara çifte standart uygulandığından yakınan bazı belde sakinleri, Belediyenin Adrasan’da tam bir keyfilik içine girdiğini öne sürüyorlar.
 
Beldede kıyı kenar çizgisi içinde kalan yasa dışı yapılara çözüm getirilmesi beklenirken tam tersi uygulamayla kumsalın içine yeni beton kondular kuruluyor. İddialara göre, bunun son örneği olarak, Adrasan Koyu’nun bir ucuna AKP’li Belediye Başkanı Yalçın Akkulak’ın akrabası olduğu bildirilen ve beldede “Gizli Başkan” diye isimlendirilen bir vatandaş, neredeyse denizle dudak dudağa bir inşaat yaptı. Ayrıca bu inşaatın bir bölümünün orman ve milli park sınırına girdiği belirtiliyor.
 
Yıkacak aracım yok
Yasa dışı yapılaşma karşısında Belediyenin “göstermelik” bir uygulamayla inşaat sahibine önemsiz bir ceza keserek geri çekildiği de iddialar arasında. Bundan daha ileri gitmeyen Belediye, kaçak yapıyı yıkmaya uygun aracı olmadığını savunuyor. Belediye Başkanı hakkında daha önce benzer uygulamalarından dolayı mahkemenin cezaya hükmettiği belirtiliyor.
 
“Mahkeme kararını dinlemiyor”
Buna karşılık denizden çok içeride, kıyı kenar çizgisiyle hiçbir ilgisi bulunmayan özel arsalar üzerindeki bazı yapılarla ahşap kulübeler, yol genişletme gerekçesiyle yerlerinden söküldü. Adrasan’da mülkü bulunan bazı vatandaşlar, mahkeme kararlarına aykırı uygulamalara korkusuzca devam edildiğini iddia ediyorlar. Bu konuda Valilik dahil, kamu birimlerine yapılan başvurulardan sonuç alamadıklarını söyleyen mağdur vatandaşlar, AKP’li Belediye Başkanının baskısı karşısında tamamen sahipsiz kaldıklarını söylüyorlar.
 

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR

 Yiğit Kartal
 6 Ağustos 2011 Cumartesi 00:38
Gerçekten olan biteni anlamak mümkün değil. Turizimin gözbebeği olan bu güzelim koyumuzun doğa katledilerek siyasi ranta kurban edilmesi , daha da acısı buna devletin gözünü çevirmesi gerçekten kabul edilebilecek,kanıksanacak bir olay değil. Nasıl olur da denize sadece 25 metre mesafede bir yere göz göre göre bu oteller yapılabiliyor? Nasıl oluyor da kıyı kenar işgallerine karşı devlet seyirci kalıyor, üç maymunu oynuyor.Siz gazetecilerin olayının üzerine gitmesi çok önemli. Belediye başkanı olacak kişinin öncelikle şunu iyi anlaması gerekiyor.Sayın Akkulak her ne kadar kendini kanunların üzerinde görse, arkasına aldığı iktidar partisinin gücü ile Adrasanın hazine işgallerini, kıyı yağmacılığını, yandaş , akraba, hısım merkezli imar planları ile Adrasanın geleceğine hançer saplasada ,günü geldiğinde eminim yaptığı kanunsuzlukların ve hukuksuzlukların hesabını verecektir.Şu anda meydan boş gibi gözükse de gün gelir sert bir kaya çıkar ve kral çıplak der.
 Adrasan Gönüllüleri
 6 Ağustos 2011 Cumartesi 00:13
Kendimizi Adrasan Gönüllüleri olarak adlandırdık. Çünkü Adrasan gibi sadece Türkiyenin değil dünyanın ender doğal koylarından biri olan bu eşsiz doğa harikası koyumuzun, göz göre göre ranta kurban edilmemesini, ülkesini seven her Türk vatandaşı gibi bizlerde, hiç bir çıkar beklemeden kendimize görev edindik. Beraber yola çıktığımız arkadaşalarımızdan maalesef çoğunu kaybetmek zorunda kaldık. Kimileri Adrasan rant mafyası tarafından ölümle tehdit edildi, kimilerinin tapulu arazileri üzerindeki yapıları kanunsuzca yıkıldı, kimileri ise belediye başkanı tarafından kandırılarak, Adrasan gönüllülerinden ayrılmaya zorlandı. Bizler bu yola çıkarken tek bir kişi kalsak bile, haklı olan mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğimizi kamu oyu ile paylaşmıştık. Haklıyız. Çünkü gücümüzü kanunlardan alıyoruz; Adrasandaki belediye başkanı kaynaklı hukuksuzluğa ve kanunsuzluğa, yandaş kayırma, kıyı kenar yağmasına, hazine arazisi işgallerine, geçerli olan imar planlarına aykırı yapılan otellere göz yumulmasına, doğanın ve çevrenin acımasızca katledilerek, Adrasanın betona gömülmesine, hazine arazisindeki tapusuz kaçak otellerin foseptiklerinin denize boşaltılmasına dur diyoruz. Kimse belediye başkanına dur diyemiyor. Ama bizler birkaç çevreci ve çok değerli gazetici büyüklerimiz ile mücadeleye devam ediyoruz. Başta MEHMET ÇİLLER, ERGOĞAN KAHYA, İBRAHİM AKKAYA olmak üzere Antalyanın değerli gazetecileri olarak sizlere konuyu gündeminizde tutup, çözüme katkı sağladığınız için teşekkür ederiz. Daha önceki Aladdin Yüksel tarafından açılan soruşturma akabinde belediye başkanı AKKULAK, mahkeme tarafından görevi ihmal etmekten hapis cezasına çarptırılarak sabıkalı duruma düşmüştü. Eminizki, sayın Kumluca Kaymakamı SALİH IŞIK tarafından açılan soruşturmada tekrar görevi ihmal ve su istimal den ceza alacaktır. Çünkü Adrasanda belediye başkanı AKKULAK ın görevde bulunduğu son 6 yılda kıyı kenar şeridi içerisine, hazine arazileri işgal edilerek yapılan kaçak gecekondu vari sözde turizm tesislerinin sayısı 57 den 200 e çıkmıştır. Bunun son örneği, medyada Adrasan ucubesi olarak yankı bulan, Adrasanın bağrına saplanan hançer olarak adlandırılan, denize 25 m uzaklıktaki, belediye başkanının akrabasının 2 ayda hizmete açtığı çakma turizm tesisidir. Bu ucube otelin önüne, karetta karetta kaplumbağalarının yumurtlama alanları asfaltlanarak, belediye imkanları kullanılarak, adrese teslim yol, kanun tanımayan YALÇIN AKKULAK tarafından yaptırılmıştır. Bütün bunlar düşünüldüğünde bir hukuk devleti olduğuna gönülden inandığımız devletimiz elbet bu kanunsuz uygulamalar karşısında sayın belediye başkanına gereken cevabı verecektir. Saygılarımızla ..Adrasan Gönüllüleri
 Ahmet Tan
 4 Ağustos 2011 Perşembe 23:34
Maalesef düzen böyle kurulmuş. Her zaman olduğu gibi, bu ülkede bal tutan parmağını yalıyor, kötülük yapanın, çalanın yanına kalıyor. Kimisi yetim hakkını utanıp sıkılmadan kursağından geçirebiliyor. Kimisi de devlet ten aldığı gücü ve yetkiyi akraba, yandaş ve kendi çıkarları doğrultusunda kullanabilme basiretsizliğini gösterebiliyor. Sonrada bu tip insanlar, ne kadar hakkaniyetli ve dürüst olduklarını iddia ederek, insanlarının karşısına çıkma yüzsüzlüğünü gösterebiliyorlar. Doğanın ülkemiz insanına cömertçe armağan ettiği, tabii güzelliklerimiz ve zenginliklerimiz devleti temsil eden organların yerel temsilcileri tarafından ne yazık ki başkalarına veya kendilerine peşkeş çekiliyor, talan ediliyor. Bu ne utanmazlık, bu nasıl acımasızlıktır. Bu tip insanlar akşamları nasıl içleri rahat bir şekilde uyuyabilmektedirler. Her şeye rağmen benim nezdim de, ilk kusurlu organ ve güç, devletin bizzat kendisidir. Herkes suç işleyebilir, her yerde çürük elmalar olabilir. Kanun ve yasalarının birinci elden uygulayıcısı ve takipçisi olarak, devletin bu tip doğa katliamları karşısında, ve devlet yetkililerinin görevlerini su istimal etmeleri durumlarında, olayları ciddi bir devlet edası ile ele almalı, ve suçluları hak ettiği cezaya çarptırması gereklidir ki, gelecekte meydana gelebilecek bu tip olaylarda caydırıcı bir güç olma özelliğini kazanabilsin. Ancak bu tip olaylar yeni değildir. Ben kendimi bildim bileli doğamız katledilir, hazine ve orman arazileri devletin temsilcileri tarafından talan edilir ve ettirilir. Akrabalar ve yandaşlar kayırılır. Yerel yönetimlerde görev yapan devletin temsilcileri (Belediye başkanları) bu olaylara bizzat organize ederler veya gerekli zemini hazırlarlar. Gerçekten bu tip olaylarda devletin teftiş ile görevli organları ise olaylarının üzerine gitmek istemezler. Böylelikle hırsızlık ve talan normallik kazanmış olur. Hiç olmazsa bu sefer yanılmak istiyorum. Devletimizi temsil eden yetkilerden ricam, hiç olmazsa bu sefer, bu on yıllardır kangrenleşmiş ADRASAN yarasının üzerine gitmelerini, hak ve adaleti tesis etmeleri kendilerinden rica ediyorum. Lütfen bu sefer yanılmak istiyorum.
 Salim Erol
 4 Ağustos 2011 Perşembe 22:42
Ben bu adrasan koyunu 20 seneden fazla tanırım. 20 seneden fazladır, buranın imar planının yapıldığı her sene, her seferinde dile getirilir. Ancak ne hikmet se hiç bir seferinde imar planı gelmez, gelemez. Her seferınde araya birşeyler girer, bazı karanlık güçler olaya müdahale ederler ve olayının gerçekleşmesini engellerler. Sanırım büyük bir rant olduğundan, paylaşımı kolay olmuyor. Devletin bu güzel yöreyi yok hükmünde sayıp, arayıp sormaması talan ve doğa katliamına müsade etmesi gerçekten içler acısı. Bu güzel yörenin öteki dünyada iki eli yakamızda olacak. Yetkilileri göreve davet etmek bilmem ne getirirkir. Durum gerçekten çok acı. Allah ADRASANI bu zalimlerin eliden kurtarsın.
 Aysun Karadeniz
 3 Ağustos 2011 Çarşamba 20:15
Bravo seyın ÇİLLER, Adrasan size minnetdar kalacaktır. İnatla meseleyi kovaladınız. Akdeniz Üniversitesi hatalarını telafi etmelidir!!!Üniversite bunu yaparsa cahiller ne yapmaz...
 Sedat Tuac,Almanya
 3 Ağustos 2011 Çarşamba 19:38
Antalya´nin bakir kalmis, son cennet köselerinden biri olan Adrasan´i hemde Antalya´nin akademisyen kimlikli,ilimle ,bilimle ugrasmis ve ayni zamanda bu yörenin cocugu olarak bu doga cenneti ne sahip cikmayisi,kimyasinin bozulmasina göz yummasi acilarin en büyügü..Allah bu cennet köselerini insanlara iki defa vermiyor...saygilarimla
 meri 57
 3 Ağustos 2011 Çarşamba 18:14
bu doğa harikası yer bu kadar bakımsız ve başıboş bırakılabilir buraya yapılan otel yatırımlarına yazık her yer bomboş bir kez gelen bakımsız adrasanı görünce bir kez daha zor gelir doğa deniz harika ama belediyenin ilgi alakası sıfır
 Mehmet Çiller
 3 Ağustos 2011 Çarşamba 12:41
Sayın Yalçın Akkulak ,yolun sonu göründü zat'ı aliniz için! 3 senedir bizleri yıldıramadınız uğraşımızdan! Adrasan gönüllüleri ve Cevat dündar yollarından dönmediler... Artık kanunlar önünde hesap verme zamanı... Haa bu çevreciler ve sivil toplum örgütleri Adrasan için neden kıllarını kıpırdatmadı ,merak ettim de (!) AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ yetkilileri kıyı kenar çizgisi içine yaptuğınız restaurantı yıkınız lütfen... KÖTÜ ÖRNEK TEŞKİL EDİYORSUNUZ...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
TÜRKİYE ANTALYA BURDUR ISPARTA SİYASET TURİZM YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ RESMİ REKLAMLAR KAMPÜS SPOR GÜN'ÜN ÜRÜNÜ SAĞLIK EKONOMİ DÜNYA
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2025 Gün Haber