15 Temmuz şehidinin annesi: İsterdim ki idam edilsin

FETULLAHÇI Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen'in ölüm haberinin ardından 15 Temmuz darbe girişiminde Ankara'da şehit düşen polis memuru Muhammed Oğuz Kılınç'ın (26) anne ve babası, oğullarının kabrini ziyaret etti.

ABONE OL

15 Temmuz şehidinin annesi: İsterdim ki idam edilsin

Haberler / Antalya

21 Ekim 2024 Pazartesi 15:56

PAYLAŞ

FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişimi sırasında Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde şehit olan polis memuru Muhammet Oğuz Kılınç'ın Antalya'da yaşayan babası Zeki Kılınç ile annesi Meliha Meltem Kılınç, oğullarının acısını yüreklerinde yaşıyor. Her fırsatta oğullarının mezarını ziyaret eden Kılınç çifti, gözyaşlarıyla dua edip, şehit Kılınç'ı anıyor.

'İLK DEFA BUGÜN AĞLAMADIM'

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in ölüm haberini alan Kılınç çifti, Uncalı Şehitliği'ne gitti. Şehit Kılınç'ın kabri başında dua eden ve mezardaki çiçekleri sulayan çift, 8 yıl boyunca bu haberi beklediklerini söyledi. Anne Meltem Kılınç, ilk defa bugünkü kabir ziyaretinde ağlamadıklarını, aldıkları haberin sevincini yaşadıklarını söyledi. Türkiye'de kendisi gibi evlatlarının acısını yaşayan tüm şehit annelerinin içinde bir sevinç olduğunu kaydeden Kılınç, "İsterdim ki buraya getirilsin ve 16 Temmuz 2016 sabahı idam edilsin. Ancak yasalarımız buna ne yazık ki izin vermiyor. İlk defa bugün ağlamadım. Çok mutluyum. Beddua ediyorduk yine etmeye devam ediyoruz. Cehennemin dibine kadar yolu var" dedi.

'ZALİMLER İÇİN YAŞASIN CEHENNEM'

Sabah erken saatlerde kendisini arayan bir yakınının Fetullah Gülen'in öldüğü haberini verdiğini belirten Zeki Kılınç da acılarının hafiflediğini söyledi. Oğlunun görevde olmamasına rağmen darbe girişimini haber alınca göreve gittiğini anlatan Kılınç, "Ölüm haberini alınca 3 defa 'Zalimler için yaşasın cehennem' dedim. Geberdiğine çok mutlu oldum, keşke darağacında sallandığını görseydim" diye konuştu.

Alparslan ÇINAR/ANTALYA, (DHA)

YORUM EKLE

YORUMLAR

taş
22 Ekim 2024 Salı 06:03

Ortalama 50 yıl boyunca faaliyet göstererek 15 temmuza kadar gelmişler ve o gece isyan ederek kan akıtmışlar.Yüzlerce vatandaşımızı şehit etmişler yaralamışlar. Dünya'da eşine az rastlanır bir vaka ile karşı karşıya kaldık.Umarız bundan ders çıkarılır. Şimdi kendisi öldü gitti ama arkada hala faaliyette olan bir örgütlenme bıraktı.Canlı yayınlarda görüyorsunuz,bir sürü şemalar yayınlanıyor.Anlatınlanları dinledikçe sürekli uyanık olmak gerektiği görülüyor. İnsanın aklının zorlandığı yer,50 yıl boyunca bunlar Devlet de ve yaşamın her tarafında örgütlenirken, nasıl oldu da dur denilemedi.15 Temmuzdan önce bunlara bir operasyon yapılabilirmiydi????? 15 Temmuza kadar gelen süreci şöyle bir düşünün,toplum adeta ikiye bölünmüştü.Bir kesim 'F' tipi örgütlenme derken,bir kesim 'Hizmet Harekatı'diyerek taban tabana zıt iki fikir bir yerde buluşamıyorlardı. Devasa eğitim alanındaki örgütlenmelerini gören ve buralardan mezun olanlar, hayatın her alanında yükseldikçe, çocuklarının elinden tutarak bunların dershanelerine koştukları zamanları hatırlayın. Kısacası her şey milletin gözünün önünde adım adım ilerlerken,adeta birilerinin gözleri bağlanmıştı veya işlerine öyle geliyordu.Taki 15 Temmuz da patlayan ilk mermi sesi duyulunca gaflet uykusundan uyanılsa da,hasarı çok büyük oldu ve millet olarak ortak ödedik. 85 Milyon yaşayanlardan ders çıkararak,temennimiz bir daha böyle örgütlenmelere prim vermemek. 15 Temmuza kadar FETÖ denen yapının,binlerce aileyi de mağdur ettiği göz önüne alınarak,o ailelerinde acılarını unutmamak lazım.Yine çalınan sorularla milyonlarca öğrencilerin haklarının gasp edildiği de her zaman hatırlanmalıdır. Bir daha böyle olayların yaşanmaması ve şehit olanlara Allah'dan Rahmet,yaralananlara sağlıklar.Haberdeki aileye de 'Sabır'.