"Baykal'a vefa borcu"

CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a Türk Telekom Arena'nın açılışında yapılan protesto için "Hak edene bakmak lazım" dedi.

Fenerbahçeli olduğunu açıklayan ve sarı lacivert renklerindeki kravatıyla kameraların karşısına geçen Sevigen, siyaset jargonuna 'protesto dokunulmazlığı' diye yeni bir kavram eklendiğini söyledİ.

CHP Milletvekili Sevigen ve CHP Parti Meclisi (PM) üyesi Melda Onur, Haziran ayında yapılacak milletvekili genel seçimlerinde Antalya'dan sorumlu milletvekili ve PM üyesi sıfatıyla CHP Antalya il binasında basın toplantısı düzenledi. Mehmet Sevigen, Antalya'nın genel seçimlerde iki sorumluluğu bulunduğunu söyledi. Partinin, eski Genel Başkan ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal'a şimdiye kadar yaptıkları hizmetlerden dolayı bir vefa borcu olduğunu belirten Sevigen, "Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na da yeni bir borcumuz var. İki türlü ağırlık var omuzlarımızda" dedi.

Türkiye'nin 8 yıllık AK Parti iktidarıyla çok gerildiğini, bölünme noktasına geldiğini savunan Sevigen, "AKP'nin yöneticilerinin CHP yöneticilerine söz ulaştırmaktan başka yaptıkları hiçbir şey yok. Tayyip Erdoğan, herkesle kavga ediyor. Önüne gelenle kavga ediyor. Azarlıyor, itiyor, horgörüyor, dışlıyor. Kendinden olmayanı bir başta türlü görüyor" sözleriyle konuşmasına devam etti.

Başbakan Erdoğan'ın Türk Telekom Arena'nın açılışında karşılaştığı protestolarının bu sürecin bir sonucu olduğunu dile getiren Mehmet Sevigen, "Onun altında yatan binlerce sebep var. İnsanların azarlanmasından, öğrencilerin dayak yemesine, burslardan babalarının işsiz olmasına kadar. Başını kaldıran hakkını arayan insanlara zulüm yapılıyor" dedi. Türkiye'de siyasi jargona artık yeni bir söz girdiğini savunan CHP İstanbul Milletvekili Sevigen, şunları söyledi:

"Protesto dokunulmazlığı da var artık bizim ülkemizde. Artık göğsünüzü gerer gere protesto edemeyeceksiniz, alkışlayamayacaksınız. Salonu terk edemeyeceksiniz. Bakanlar geldiği zaman, hükümet geldiği zaman protesto özgürlüğünüzü kullanamayacaksınız. Kullandığınız zaman mimleneceksiniz. O stadın yapılmasında para veren, çaba sarf eden işadamlarımız terörist gibi televizyon kameralarından kontrol edilecek ve dışlanacak. Galatasaray başkanı da buna alet oluyor. Böyle bir uygulama, böyle bir yapı olur mu? Böyle bir Türkiye'de yaşanır mı? TOKİ Başkanı kendi evinizde yerden yere vuracak sizi. Rahmetli Özhan Canaydın'dan tutun, üst yönetime kadar 'Bunlar beceriksiz insanlardır, bunlar işi beceremezler biz size yaptık' diyecek. Sanki babasının parasını veriyor cebinden. Hor görecek, kendi oğlunun gözünde babasını kötüleyecek, biz de oturup seyredeceğiz. Yapılan doğru olmayabilir ama hak edenlere bakmak lazım."

Sevigen, Başbakan Erdoğan'ın stadı terk etmesinin ardından bakanların da art arda yaptıkları açıklamalarla şov yaptığını savundu. "İnsanların yatak odasını gözetleyen hükümet oradaki insanların bu kadar ezildikten sonra tepki göstereceğini bilemiyorlar mı?" sözleriyle eleştirilerine devam eden CHP'li milletvekili, protestoları başlatan grup olarak işaret edilen 'Ultraslan' taraftar grubunu savundu. Sevigen, "Ultraslan, hepsi aslan gibi çocuklar. Ben Fenerbahçe'liyim. Ultraslanlar'ın temsilcileri kendi başlarına iş sahibi olmuş insanlar. Sokaktan gelen amigolar değil. Ama bunları sokaktan gelen amigo gibi görüyor" dedi.

Sevigen, Türk Telekom Arena'da Başbakan Erdoğan'ın ezen, horgören üslubunun bir kez daha ortaya çıktığını iddia etti ve benzer bur yaklaşım bakanlar tarafından kendilerine yönelik yumurtalı protestolarda sergilendiğini savundu. "Bütün bakanlara niye yumurta atılıyor? Atılsa ne olur yani?" diye soran Sevigen, "Bu kadar hoşgörüsüz, bu kadar acımasızca insanları dışlayan bir hükümet olur mu? Siyaset adamı hoşgörülü değilse bırakacak. Hiç kimse zorla bakanlık, milletvekilliği yaptırmıyor" dedi.

Sevigen, Başbakan Erdoğan, bakanlar ve TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar'ı, Galatasaraylılardan ve spor camiasından özür dilemeye de çağırdı.